30 Ağustos 2012 Perşembe

Manisa - Avlantı Aile Çay Bahçesi - Bir Gezi Yazısı


Merhabalar!

Bugün İlhami ile beraber Manisa Merkez Ulucami’nin üstünde yer alan,  Spil Dağı’na giden yolun sol tarafında kalan Avlantı Aile Çay Bahçesi’ne gittik. Amacımız Manisa’nın uzun süredir kasvetli olan havasından - özellikle yaz aylarında - bir nebze olsun ferahlamak, Manisa’yı tepeden aşağı seyir etmek, hem de sizleri gittiğimiz yerlerden, gördüğümüz yerlerden haberdar etmekti.

Manisa’da bahsi geçen yerden daha yüksek yerde yer alan bir başka çay bahçesi yok - bildiğim kadarıyla - ve buradan Manisa’yı seyredebiliyorsunuz; hükümet konağı, ulupark, birçok cami ve unutmadan geçmemek gerekir ki her yıl üzerinden mesir saçılan Sultan Cami…

Bahsi geçen çay bahçesi sıradan, ayırt edici bir özelliği yok; bir kısmı yol kenarından aşağıya doğru demirden bir çıkıntı üzerine oturtulmuş. Demir çıkıntının alt tarafında çarpık yapılaşma göze çarpıyor ve kızlı erkekli birkaç çocuk ellerinde cam parçalarıyla güneş ışığını gözümüze yansıtıp bizimle birlikte diğer müşterileri de rahatsız ediyorlar; bunu kendilerine oyun edinmişler.

25 Ağustos 2012 Cumartesi

Uzay ile ilgili site fikri


Çoğu kişi internette ne site açsam diye düşünüyor. Türkiye de olmayan siteler diye google da aratanlar olmuş. Paylaşacağım fikir Uzayla ilgili olacak. Türkiye'de kapsamlı bir Uzayı anlatan, resimlerin videolarına kadar bir site yok. Yani amatör sayılabilecek siteler var onlarda yeterli değil. Sitede yabancı uzay blogları takip edilip, yeni çıkan haberler tercüme edilebilir. Böylelikle güncel haberler sıkıntı olmayacaktır. Uzayla ilgili tüm resimlerde tek bir başlık altında toplanabilir, eğer çeşitlilik varsa kategorilere ayrılabilir. Videolar kısmında filmler, belgeseller ve güncel haber videoları paylaşılabilir. Tabi bunların hepsinde yorumlama sistemi de olursa çok güzel olur. Gökbilim.com var forum olarak, en güncel uzay forumu diyebiliriz. Aslında potansiyel hazır o sitede. Forum ve üyeler var. Portallarını dediğim gibi değiştirirlerse çok daha verimli bir site olacağına inanıyorum.

Türkiye daha Uzaya yönelemedi maalesef. Bir Uzay kanunumuz bile yok. Eski genelkurmay başkanı Büyükanıt 'Nijerya'nın bile Uzay kanunu olduğunu söyledi'. Türkiye napıyor bilmiyorum. Terör yedi bitirdi ülkemizi. Kalkınamadık bir türlü, başka ülkeler engelliyor orası başka ama bir yerlerden başlamalı diye düşünüyorum. ABD, Rusya, Almanya, Çin birçok ülke çalışmalar yapıyor, geliştiriyor kendini. Uzayda karınca gibiyiz. Çok bişey bulunamıyor ama o yolda teknolojik gelişmeler yaşanıyor. Birçok yeni teknolojiler bulunuyor. Kendi heronlarımızı yönetemiyoruz gerçi, sınırlarımızı o heronlar 7/24 kontrol etse, tek vatan evladı şehid olmayacak ama herneyse konuyu dağıtmayalım.

Bu siteyle birazda geleceğe yatırım yapılmış olacak. Çünkü Türkiye illaki bi zaman Uzayla ilgili çalışma yapılacak, kanun çıkacak, üs yapılacak. İşte o zaman açtığınız sitenin değeri daha da artacak. Bundan böyle Türkçe videolar, belgeseller, filmler çıkacak, makaleler yazılacak. Siz o zaman görün sitenin hitini. Ayrıca sitede eğitici derslerin bulunması, meraklıların siteden çıkmamasını sağlayacak. Dürbün, teleskop alımında yapılması gerekenler, nasıl kullanılması gibi tecrübeli yazarların yazması Türk halkını bir nebze olsun araştırmaya sevkedecektir. Uzay fotoğrafçılığı da fotoğrafseverler için çok iyi olacaktır. Bilgi paylaştıkça çoğalır. Gördüğüm kadarıyla bilgi saklanıyor, tamam bilgi güç ama bencil olmamak gerekli. Web projesi arayanlar bulduklarını fikirleri çalınır korkusuyla paylaşmıyorlar, merak etmeyin hemen herkes yapacak diye birşey yok. O kadar kolay değil bu işler. Buyrun fikrimi paylaştım. İnşallah fikri beğenen ve uygulamaya koyan biri çıkar. İyi çalışmalar...

21 Ağustos 2012 Salı

1x38 İstihbarat - Farklı Boyut


İşlediği cinayetten sonra sorgulanmak isteniyor Hançer, ancak istihbarattanım deyip, üst makamdan izin almanız gerek deyip kurtuluyor. Bu bölümde sorgulanacakken hızlı bir şekilde MİT kanunu çıkmıştı, sorgulanamamıştı en baştaki o geldi aklıma.

20 Ağustos 2012 Pazartesi

Biz sadece Ramazan Müslüman'ı değiliz!

Hadis-i şerifin uyarısı çök önemlidir: -Allah için yapılan ibadetlerin en makbulü, (az da olsa) en devamlı olanıdır!.

Evet, böyle tarif ediyor Efendimiz (sas) Hazretleri, Müslüman'ın en makbul ibadet ve amelini. Az da olsa en devamlı olanıdır!.

Diyelim ki, bir insan Ramazan boyu beş vaktine beş daha ilâve etmiş, sabahlara kadar namaz kılmış, akşamlara kadar da oruç tutmuş. Elinde tesbihini, başında da takkesini eksik etmemiş.. ama bu titizlik ve dikkat, sadece Ramazan ayına mahsus kalmış, Ramazan'dan sonra dinî görevler gelecek Ramazan'a bırakılmış..

İşte bu, Allah yanında en makbul olan tutum değildir. Allah'ın insanlara ihsan ettiği el, ayak, göz, kulak gibi eşsiz nimetleri nasıl sadece Ramazan ayına mahsus kalmıyor, ömür boyu kullanılıyorsa, O'nun emirlerine olan itaatimiz de Ramazan ayına mahsus kalmamalı, ömür boyu devam ettirmeli, son nefese kadar sürdürmeliyiz. Yaşadığımız mübarek Ramazan ayı bize bu alışkanlığı kazandırmış olmalıdır. Bu sebeple de Ramazan ayında kazandığımız iyilik ve ibadet alışkanlıklarımızı Ramazan'dan sonra da firesiz devam ettirme azim ve kararında olmalıyız..

Şayet böyle bir sebat ve sadakat içinde hayatımızı sürdürürsek, Ramazan'ın feyzinden tam istifade edenlerden olduğumuzu düşünebiliriz.. Çünkü aldığımız bu karar, dini hayatımızı firesiz devam ettirme kararıdır. Hayatımızı değerlendirme adına bundan daha mühim bir karar olamaz Ramazan'dan sonra..

17 Ağustos 2012 Cuma

1x37 Hz.Yunus'un Münacatı - Farklı Boyut


Bu bölümde Melek karmakarışık rüyalar gördüğünü anlatıyor. Davud Amca'da Hz.Yunus'un aşağıdaki Münacatını söylüyor.

'Lailahe illa ente subhaneke inni küntü minazzalimin'

Not : Bir kitapta bu duanın Akşam-Yatsı arası 33 defa okunmasının çok değerli olduğu yazıyordu.

11 Ağustos 2012 Cumartesi

Osmanlıca Metinleri Okumaya Giriş E-Kitap


Tüm din adamları derneği tarafından, Tekin Açıkel tarafından hazırlanan bu kitabı, archive.org sitesinde yayınlanmakta. Kitap örnekler vererek çok güzel hazırlanmış. Tavsiye ederimOnline olarak okumak için : http://bit.ly/R1KWQA
Kitabı Pdf olarak indirmek için : http://bit.ly/NoMmRP

Üç Bedava Osmanlıca e-kitap Kaynağı

İnternet üzerinde pek çok site üzerinden az ya da çok Osmanlıca e-kitap indirebilme imkânı bulunuyor. Fakat bunlar arasında üç tanesi ön planda görünüyor:

1. www.archive.org
Bu sitede herhangi bir sınırlama olmaksızın Osmanlıca .PDF formatlı kitapları tüm kullanıcılar indirebiliyor. Buradaki Osmanlıca kaynaklar görebildiğim kadarıyla 1900'lü yıllardan önce basılan kitaplardan oluşuyor. Cumhuriyet dönemi Arap harfli kaynakları da yayımlanmaya başlarsa eşsiz bir hazine olacak. Şu hâliyle dahi bulunmaz nimet. Archive.org'a kullanıcılar da diledikleri takdirde kitap yükleyebiliyorlar. Bu bir avantaj. Yayımlanmış olan kitaplar / kaynaklar için kullanıcıların yorum yapabilmesi, kitaplardaki tarama problemlerini ya da başka iyi ya da olumsuz yönleri dile getirebilmesi mümkün. Bu site Microsoft desteğiyle yayın yapıyor diye biliyorum.

2. books.google.com
Google'ın kitap sitesi. İşi profesyonelliğe döküp amazon.com benzeri bir yapılanmaya gitmeye başlamışsa da ücretsiz indirilebilen kitaplar arasında bulunan Osmanlıca kitaplar epey bir yekûn tutuyor. Kullanıcılar, kimi kitapları tamamen indirebilirken, kimi kitaplarda sadece belirli oranda önizleme yapabiliyor. Arama bölümünden sanki web araması yaparmış gibi kitap metinleri içinde de arama yapabiliyorsunuz. En güzeli Arap harflerini kullanarak arama yapabilme şansımızın da bulunması. Yüklenmiş kitaplar hakkında yorum yapabiliyorsunuz. Eksik olan taraf, kullanıcıların kitap yükleyemiyor oluşu, daha doğrusu ancak yazar ya da yayınevleri gibi, telif hakkını elinde bulunduran kişi ya da kurumlarca kitap yüklenebiliyor oluşu.

3. hathitrust.org
Yazma ve matbu olmak üzere pek çok Osmanlıca esere ulaşabilme imkânı var. Fakat bir kitabı bütünüyle indirebilmek için HathiTrust yapılanmasına üye üniversitelerden birine ait kullanıcı hesabınızın olması gerekmekte. O yüzden Amerika dışındaki kullanıcıların Osmanlıca eserleri bir hamlede indirebilmeleri zor görünüyor. Eserleri, sayfa sayfa görmek ya da sayfa sayfa indirmek mümkün. Telif hakları konusuna burada da dikkat ediliyor.

Son tahlilde, Millî Kütüphane gibi Osmanlıca eserlerin yoğun olarak bulunduğu bir kurumun Osmanlıca her bir sayfa için ücret talep ettiği, bir Fuzuli Divanı'nın bile onlarca liraya mâl olduğu bir ortamda, "elin gâvuru"nun sunduğu bu karşılıksız hizmetler küçümsenemez. Pek çok temel Osmanlıca kaynağı, kitabı bu siteler aracılığıyla ücretsiz, bedava indirebilme imkânı için ancak teşekkür edilebilir. Başta Millî Kütüphane olmak üzere bu gibi faaliyetlerden para kazanmaya çalışan kuruluşlara da bu siteler dileriz örnek olur.