2 Temmuz 2013 Salı

Lüzumsuz Adam - İshak Alaton

Mehmet Gündem'in yazmış olduğu Lüzumsuz Adam - İshak Alaton kitabını bir çırpıda okumuşum. Biyografiler okumak çok güzel oluyor. İnsanın bilgisini ve ufkunu genişletiyor. İlk kitap Lüzumlu Adam'ı da okudum. İshak Alaton'un nasıl biri olduğu, fikirlerini, hayata bakış açısını öğrenmiş oldum. Türkiye'de böyle insanların sayısının artması gerektiğini düşünüyorum. Türkiyeyi, toplumu devamlı düşünen, yenilikçi, demokrasi için elinden geleni yapmış, yapmakta. Ailesinin başına gelenlerde üzücü şeyler ve devletin bir özür borcu var. Kitapta ayrıca Genç adamın yapacakları ve genç yöneticinin yapacakları diye madde madde yazılmış önerileri var. Alınıp okunmasını öneriyorum. Ayrıca kitaptan bazı satırları sizlerle paylaşmak istiyorum. 

Derin bir nefes al gözlerini kapat.. Düşün !

Daha yolun başında hemen ve hızla net hedefler belirlemek şarttır.

Önceden planlanmamış bir hayat, akıntıda sürüklenen bir sandala benzer. Akıntı seni götürecek yerde, sen hayatına sahip çık ve hayatına yön ver. Geçmekte olan zamanın geri gelmeyeceğini hatırdan çıkarma. Önemli olan, ne kadar uzun yaşadığımız değil, nasıl yaşadığımızdır. Hayatın zenginliklerine fazla gecikmeden kavuşabilmek için, onları görmen gerekir. Sen bak ve gör… O zaman göreceksin ki bu sana başka bir dünyanın kapılarını açacak…

Hayatın zenginliklerini görebilmek, ancak bilgili olmakla mümkündür. Hayat boyunca kendini eğitmek ve sürekli öğrenmek önemlidir.

İngilizce’nin dışında en az bir veya iki lisan öğrenmen kültürüne geniş ufuklar açacak ve bir “dünya vatandaşı” olmanı sağlayacaktır. Ama ne olur, düşünmeyi öğren, cesurca düşünmeyi..


Toplumsal sorunları çözme yolunda örgütlenen insanlara destek vermenin, gelecek kuşakların daha mutlu yaşamaları için iyi bir yatırım olduğunu düşünebilirsin.

Yaşarken öğrenmek gibi bir de yaşanmışlıklardan ders çıkarmak lazım. Başkalarının hatalarından sen dersler çıkar..

Klasik müziğin engin zenginliğini henüz keşfetmemiş isen, hemen bunu da planlamanın zamanıdır.

İnsan her durumda ve her ortamda yeni şeyler öğrenir. Ben oldum, bittim, her şeyi biliyorum yok..

İnsan sadece konuşmamalı, konuşurken de düşünmeli, aynı anda öğrenmeye açık olmalı..

Yarına hazırlıklı olmak ve bugünü anlamak için, dünü iyi bilmek gerekir.

Akıllı insanlar, akıllı şirketler aynı hatayı iki kez yapmazlar.

Yola çıkacaksan yolun ilerisini hesaba katacaksın, yolu güvenilir hale getireceksin ki orada rahat yürüyebilesin.

Yardım et, ama kimse bilmesin..

İnsanın en zayıf ânıdır, kendini en güçlü hissettiği an..

İnsan yaşarken, kazanırken itibar kazanmayı öncelikli hedef haline getirmeli. İtibar, saygınlık kendini aşmakla başlar, toplumsal sorunlara ilgi duy, çözüm için kafa yor, sorumluluk al, servetinin bir kısmını orada harca. Bu kadar yaşamaya rağmen hâlâ itibar kazanamadıysan sakın zenginim deme..

Zamanın idrakine varıp hayatı israf etmemek… Herkesin iyiliğini ve huzurunu istemek ve bunun için çalışmak.. Biraz kendinden vazgeçebilmek, zevklerini asgariye indirebilmek, sade yaşayabilmek…

Gerçek ihtiyaçlarla sınırlı bir hayat yaşayabilmek..

Cesaretle fikirlerini açıklayan insanlar, saygın insanlardır. Saygın olmak, zengin olmaktan çok daha önemli, çok daha huzur vericidir.

Ben yaşadıklarımdan çok şimdi yaşayacaklarımı düşünüyorum. Hatta göremeyeceğimi bildiğim halde insanlığın gelecekte yaşayacaklarına kafa yoruyorum. Görmek mümkün değil ama tahmin etmek, hayal etmek mümkün. Yaş ne olursa olsun insanda hep bir gelecek projesi oluyor.

Ben dakikalarla yaşıyorum, her anım planlı ve önemli. Masamın üzerindeki büyük defterimde her saatinde mutlaka bir şeyler yazılıdır.

Sahip olacağım şeylere öncelikle ne işe yarar, diye bakarım…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder